İskandinav Tarzı Minimalizm

Sahip olduklarımızdan zevk almaya ve ölçülü bir yaşam yaşamaya odaklanmış bir tarz; İskandinav Tarzı Minimalizm!

Minimalist dekorları ve mobilyaları ile dünyada ün salmış olan İskandinavlar, hayatlarında uyguladıkları minimalizm yaklaşımı ile de öne çıkıyorlar. İskandinav tarzı minimalizm, bütünsel bir yaşam tarzı olarak ele alınıyor. Bu tarz, daha az mülke sahip olup sahip olduklarınızdan zevk almak ve ölçülü bir yaşam yaşamayı içeriyor.

İskandinav tarzı minimalizm temel olarak, atıklarınızı nasıl en aza indireceğinizi öğrenmek ve sahip olduğunuz şeyleri geri dönüştürerek uzun süre kullanabilmeyi sağlamaya dayanıyor. Hayatımızı yaşarken de zamanın daha fazlasına sahip olmak anlamına geliyor. Kuş cıvıltıları ile dolu bir sahilde elinde kahvenle ya da botunun çıkarttığı kar gıcırtıları eşliğinde bir yürüyüş yapabilmek tam da bu tarzın sadeliğine uyuyor.

Teknolojiden uzak durulmalı

İskandinav tarzı minimalizmin odak noktasının fiziksel çevremizle birlikte zihin olduğu biliniyor. Zihnimizi özgür bırakmak ve onu meşgul edecek her şeyden uzaklaşmak için ilk yapılması gereken şey ise teknolojiden ve özellikle sosyal medyadan uzak durmak oluyor.
Tabii ki teknolojinin zihnimizi yorması birçok nedene bağlı; postunuzu kaç kişinin beğendiğinden uzaktaki yakınlarınızda görüşmek için güncel kalmanıza kadar bir çok konuyu kapsıyor. Bunların hepsi aslında zihnimizde endişelenecek birçok sebep olmasına yol açıyor.
Şu anda çoğumuzun hayatının merkezinde olan sosyal medyalarımızdan uzaklaşmak çok zor gelse de uzun vadede bizler için faydalı olacağı ise karşı koyulmaz bir gerçek!

Fotoğraf: farmersalmanac.com
Minimalist bir hayat benimsenmeli

Bu yaşam tarzı doğaya bağlı olmak, taze ürünler tüketmek, sıfırdan yemek pişirmek, onarmak, geri dönüştürmek ve yeniden kullanmak konularını kapsıyor. Tabii bunları uygulayabilmek için insanın önce yapabileceğine dair kendine inanması gerekiyor. Aslında uygulaması çok basit şeyler olsa da bu adımları atabilmek için vazgeçilecek alışkanlıklar insanı zorlayabilir. Bu nedenle minimalist yaşama geçişte yapmak istediğiniz en basit şeylerden başlamanın doğru olduğu söyleniyor. Onu yapıp daha iyi hissettiğinizde yolunuza devam edebilirsiniz. Örneğin ben dün ihtiyacım olmamasına rağmen sadece renklerini ya da desenlerini beğenip aldığım birçok çorabı dolabımdan ayıkladım ve geri dönüşüme gönderdim.

Fotoğraf: gostoreit.com
Mutfakta minimalizm

Hayatımızın en çok zaman geçirdiğimiz yerlerinden biri olan mutfak, minimalizmi uygulamaya başlamak için en mükemmel yerlerden. Aslında mutfakta minimalizmin temeli; atıklardan, geri dönüşümden ve sürdürülebilirlikten geçiyor. Yiyeceğimiz kadarını almak, artan gıdayı dondurup sonra tekrar kullanmak, yerel ürünlerden almak, imkanın varsa kendi balkonunda ya da bahçende ürün yetiştirmek, haftalık menü planlaması yaparak israfı önlemek, mevsimlik ürün kullanmak ve mutfaktaki fazlalık eşyalardan kurtulmak gibi adımlar mutfakta minimalizme hizmet ediyor.

Fotoğraf: lifeinnorway.net

İskandinav tarzı minimalizm, asıl önemli olan konulara daha fazla odaklanabilmek, ihtiyacımızdan fazlasını satın almamak, daha az tüketmek ve hayatımızın kalitesini artırmak üzerine eylemlerimizi değiştirmeyi kapsıyor. Bunları yaparken de zihnimize dolaşma, duygularımız üzerine düşünme ve belki de daha önce keşfetmediğimiz şeyleri düşünme özgürlüğü veriyor. İskandinavların küçük dağ evlerine kaçarak kendilerine zaman ayırmayı kapsayan kültürleri hytte de minimalist yaklaşımlarına verilebilecek en iyi örneklerden.

Fotoğraf: bria.com

İskandinavların minimalizm anlayışını dünyaya yayılmış olan dekorlarından da görebiliriz. Dünyaca ünlü İskandinav markalarının dekor malzemelerine baktığımızda kalabalıktan uzak, her eşyanın bir amaca hizmet ettiği, pratik ve uzun süre dayanacak şekilde üretildiklerini görüyoruz. Mobilyalarda da genellikle ahşap, gri ve pastel tonlar kullanılıyor. Tabii İskandinavların eşyalarına yansıttığı bu anlayışa çevredeki koşulların sebep olduğunu da söylemeden geçmek olmaz.

İskandinavların hayatlarının her alanında minimalist bir yaşam yaşamaları, mutlu olmak için düzenli olarak yaptıkları hygge‘dan da anlaşılıyor aslında. Gözlerini kapatıp göl kenarında hygge yaptığınızı düşündüğünüzde o evde oluşan eşyalar gibi… İşte İskandinav minimalizmi tam da böyle bir hygge!

Bütün bunları okuduğunuzda minimalizmin sıkıcı ve zor olduğunu düşünebilirsiniz. Bu yaşam tarzının uygulanabilmesi zor olabilir ancak sıkıcılıktan ziyade sahip olduğumuz her şeye ihtiyacımız olmadığını fark ettiğimizde elimizdekilerin önemini bize anlatıyor.

Minimalizmi benimseyebilmek için uygun zihin yapısına sahip olmak, hayatımızdan zevk almak ve elimizdekiler için şükredebilmek ümidiyle!

1 comment
Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir