Fay Wildhagen Vinjerock 2018
Fay Wildhagen Vinjerock 2018

Fay Wildhagen ile Röportaj

Son zamanlarda Norveç’in en iyi gitaristi olarak anılan Fay Wildhagen, henüz keşfetmeyenlerin bir an önce dinlemesi gereken bir isim. Norveç folk müziğini büyüleyici sözleri, sesi ve modern müzik ile harmanlayan Fay ile Vinjerock sonrasında sohbet etme şansı buldum. Müziği ve kendisi hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz aşağıdan röportajı okuyabilirsiniz. Okurken Fay dinlemeyi unutmayın 🙂

Röportaj

Selam, önce klasik sorular ile başlayalım 🙂 Nasılsın, nasıl gidiyor? Bu yaz konserler için baya bi dolaştın, sonbahardaki yeni albüm turun ise devam ediyor.
Harikayım, teşekkürler. Bu yaz çok eğlenceliydi 🙂

Norveç’in en iyi gitaristlerinden biri olarak anılıyorsun. Her şey nasıl başladı, ne zaman müzik yapmaya karar verdin, hep istediğin bir şey miydi?
Aslında hiç müzisyen olmayı düşünmemiştim. Okulda korodaydım daha sonra müziğe yoğunlaşan bir liseye gittim. İlk defa orada sesimin/ müziğimin farkına vardım. Aslında yıllar geçtikçe de bir müzisyene dönüştüm.

Sence Norveç’in bu etkileyici doğası müziğine ilham oluyor mu? Bu şarkıya, şuradan ilham aldım diyebileceğin bir yer var mı?
Kesinlikle! Doğa her zaman hayatımın büyük bir parçası oldu. Ailem ile sürekli dağlara ormanlara yürüyüşe giderdik, doğada büyüdüm diyebilirim. Özel hissettiğim birçok yer var. O yüzden bir yer seçmek çok zor. Birçok şarkım da dışarıda etrafa bakarken aklıma geliyor.


Kimileri Norveççe’nin melodik bir dil olduğunu söylüyor. Hiç Norveççe şarkı yayınlamayı düşünüyor musun?
Hehe, bence benim Norveççem müzik için ideal değil. Oslo’nun dışındakilerin, özellikle Kuzeylilerin dili müziğe çok daha uygun. Ama kim bilir 🙂

Peki yeni LP? Hayatında önemli bir dönüm noktası oldu mu Border LP’ye ilham olan. Border ile Snow’u ayıran özellik ne?
Snow biraz “en iyiler” albümü gibiydi. Ergenlik yıllarımdan en iyi olduğunu düşündüğüm şarkıların bir koleksiyonu gibi. Snow’da gitar çok öne çıkıyor, bütün şarkılar gitar üzerine kurulu. Bir de bir grup kaydı, hiç bilgisayarda oluşturulmuş ses, synthesizers vs. yok, çok organik ve gerçek.

Borders daha elektronik ortamda aranje edildi. Müziği yaparken ilham alıp sözleri yazdım. Yani diğer albüme göre bir nevi tersten gittim. İlk müzik, sonra sözler sonra da gitar. Bu tarz şeyleri farklı yapmak bana her zaman daha çok ilham oluyor, her zaman yeni başlangıç noktaları ve yollar bulmaya çalışıyorum.

Peki hiç şarkılardan ya da bir filmden ilham aldın mı?
Genellikle direkt olarak film ya da şarkılardan değil de modlardan ve genel ortam/ havadan ilham alıyorum. Mesela The Revenant’taki cool moddan ya da Riceboy Sleeps’in havasından.

Siv Jakonbsen‘i çok seviyorum, hatta senin konserine gitmemi de yine ilk defa Siv önermişti. Hiç birlikte çalışmayı düşünüyor musun?
-Ne güzel 🙂 Ben de Siv’i çok severim. Yakın zamanda onun bir şarkısına yardım ettim ve çok da güzel oldu. Siv’in yardıma ihtiyacı yok ama her zaman fikir paylaşmak, yeni şeyler denemek güzel oluyor. Siv ile birlikte çalışmak harika bir deneyim, benim için de başka sanatçılarla bir şey üretmek her zaman kendim için bir “challange”. Bu yüzden kendimi çok şanslı hissediyorum.

Her yıl yeni sanatçıları keşfetmemize olanak sağlayan by:Larm Festivali’nin 2018’de öne çıkan isimlerinden biriydin. Sence önümüzdeki dönemlerde kimleri takip etmeliyiz?
– Teşekkürler! Son dönemde Norveç’ten çok güzel işler çıkıyor. Benim en çok sevdiklerim; Susanne Sundfør, Emilie Nicolas, Pom Poko, Thea Hjelmeland ve Kristian Kristensen

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir