Fotoğraf: Kristian Grinderslev Nielsen

Jin DeLuca – Cotton Trees

Jin DeLuca adlı Danimarkalı grubu kasvetli ve melankolik tınılarıyla hiç beklemediğimiz bir anda keşfettik. Danimarka indie-pop sahnesinin, daha geniş bir tanımla indie sahnesinin, şahane müzisyenlere sahip olduğunu biliyoruz. Bu realiteyi de göz önünde bulundurarak sadece üç tekli yayınlamış olan Jin DeLuca‘ya anında bir şans verdik ve dinlemeye başladık. Yanılmadığımızı da tınıları işitir işitmez anladık. Bugün, JinDeLuca dördüncü teklisi “Cotton Trees”i dinleyiciyle buluşturdu.

Jin DeLuca’nın ses evrenine giriş

Jin DeLuca’nın müzikal evrenini kasvetli ve melankolik olarak tanımlasak da enerjik ve cazip, dans edilesi tınılar da bu ruh haline eşlik ediyor. Grubun ses evreninde Bon Iver, James Blake ve The 1975 gibi isimlerin de etkilerini buluyoruz. Sadece bu gruplardan ilham almakla kalmayıp söz yazımını mükemmele taşımak için çalışan dört kişilik Jin DeLuca aynı zamanda Danimarka indie pop müziğinde de yenilikçi işler yapmayı diliyor. Aslında ilk teklilerini Kasım 2019’da yayınlayan Jin DeLuca pandemi gibi bir problemle karşılaşınca hayallerindeki senaryoyu pek de uygulayamadı. Buna rağmen 2020 sonunda belli kapasitede, az sayıda izleyici ile gerçekleştirilen beş konser verdi. Grubun Eylül ayında yayınladığı “Silk Screen” adlı tekliyi ise bir hayli sevdik.

Cotton Trees: Retrospektif bir hikaye

Aarhus merkezli Jin DeLuca’nın bugün dinleyiciyle buluşturduğu “Cotton Trees” adlı tekli aynı adlı EP’nin de habercisi. Karanlık, yoğun ve etkileyici ses evreni ise bu teklide bir hayli hissediliyor. “Cotton Trees” zorlu seçimleri, hayatın zorluklarını retrospektif bir şekilde ele alıyor. Gitar tınılarının ön planda olduğu teklide derinlikli vokaller de dinleyiciye parçanın oluşturduğu atmosferi hissettiriyor.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir